Bir dizi ziyaretlerde bulunmak üzere Van’a gelen Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, İsrail Filistin ortasındaki tansiyonuna değinerek, “Gazze’de yaşayan toplumun izole edilmesi, en temel haklarından; sudan, besinden, elektrikten yoksun bırakılması memleketler arası hukuka aykırıdır” dedi.
Dün akşam saatlerinde Van’a gelen Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Van YYÜ 2023-2024 Akademik Yılı Açılışı ve Fahri Doktora Tevdi Merasimine katıldı. Burada konuşan Yılmaz, akademik muvaffakiyet kadar ahlaki ve insani pahaları içselleştirmek ve bu pahaları özümsemenin de kıymetli olduğunu söyledi. Yılmaz, “Dünyanın dört bir yanında çatışmaların yaşandığı, global adaletin olmadığı günümüz dünyasında bu kıymetler her türlü değerin üzerindedir” dedi.
Konuşmasında İsrail ve Filistin tansiyonuna değinen Yılmaz, “İsrail ve Filistin bağlamında yaşanan insani dramın sonuçları ortada. Biz Türkiye olarak tek bir günahsızın burnunun kanamasını dahi istemeyiz. İsrail’in süregiden işgali, Gazze’deki hayat şartlarını her geçen gün daha da ağır hale getirdi. Son taarruzlar durumun vehametini artırmış durumda. Mescitlerin ve sivil yerleşim yerlerinin bombalanması kabul edilemez. Gazze’de yaşayan toplumun izole edilmesi, en temel haklarından; sudan, besinden, elektrikten yoksun bırakılması milletlerarası hukuka terstir. Buna sessiz kalanları da ibretle takip ediyoruz. 2,5 milyonluk Gazze halkının göçe zorlanıyor olmasının da insan haklarında yeri yoktur. Milyonlarca sivil, kadınıyla çocuğuyla açlık tehlikesiyle karşı karşıyayken bölgeye insani yardımların kesilmesi kelamın bittiği yerdir. Yardımların kesilmesi üzere adımlar, mevcut çatışmaların zati mağdur ettiği sivillerin daha fazla acı çekmesine yol açacaktır. Orantısız akınlar durumu daha da çıkmaza sürükleyecektir. Tırmanmanın yayılmadan denetim altına alınması samimi temennimizdir. Tarafların itidalle hareket ederek fevri adımlardan uzak durmaları kıymetli. Çatışmaların durmasını teminen temaslarımızı ağır bir biçimde sürdürüyoruz. Cumhurbaşkanımız, yaptığı görüşmelerde bu prensipli tutumuzu ve itidal davetimizi tabir ediyor. Türkiye olarak, tarafların talep etmesi halinde esir takası dahil her türlü arabuluculuğa hazır olduğumuzu tabir ettik. 1967 hudutlarında, başşehri Doğu Kudüs olan, coğrafik bütünlüğe sahip, bağımsız, hükümran bir Filistin Devleti kurulmadan, bölgeye huzur gelmeyeceğine biliyoruz. Bu süreçte Filistinli mülteciler başta olmak üzere Filistin halkına yönelik yardımların devam etmesi kritik değere sahip. Gazze halkının muhtaçlık duyacağı insani yardım materyallerini; ilaçtan güçlü besine, konserveden çocuk bezine kadar göndermeye başladık. Kimi ülkeler bölgede tansiyonu daha da yükseltecek agresif atılımlar peşindeyken biz Türkiye olarak tekrar bize yakışanı yaptık. Çatışmaların ve acıların sonlandırılması için elimizden geleni yapmaya hazır olduğumuzu bir kere daha söz etmek istiyorum” diye konuştu.
Program, Fotoğraf Sanatkarı Murat Cacim tarafından açılan şahsî fotoğraf standın gezilmesi ile sona erdi. – VAN
